Direnç, Dayanışmaya, Birlikte Yaşamı Savunmaya ve Empatiye Davet Ediyor

Direnç, 2021 yılı sona ererken yaşadığımız ekonomik kriz, işsizlik ve giderek unutulan bir kavram olan Demokrasiyi savunmaya davet ediyor.

2021 yılının sonuna doğru gelirken ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar, politik baskılar ve düşünce özgürlüğünün giderek kısıtlandığı yeni bir yıla girmek üzereyiz. Son 20 yılda giderek otoriterleşen ülkemizde demokrasi adına söz söyleyebilen yapıların azlığı ve gençlerin siyasete aktif katılımının azalması da gözle görünür bir daralmayı beraberinde getiriyor.

Giderek daralan bu fikir ortamında az sayıda demokratik yapının da kendi aralarında yaşadıkları sanal rekabet binlerce gencin umudunu kaybetmesine ve kurtuluş yolunu bireysel mücadele ile aramaya yönelmesine yol açıyor.

İşte bu gidişatı gören ve bir arada mücadeleyi ilke edinen Direnç ekibi olarak gençlerin, kadınların ve Yeniden EMO diyenlerin sesi olmaya devam ediyoruz. Bu mücadeleyi yürütürken kimseyi ötekileştirmeden hareket ettik ve EMO’yu kimsenin arka bahçesi yapmasına da izin vermedik. Halen de bu ilkemizi savunmaya devam ediyoruz.

Bu nedenle amacımız; Teknolojinin çok hızlı değişim gösterdiği bir çağda, dinamik bir biçimde; Mühendislerin toplumsal sorumlukları içerisinde, bilgi ve birikimlerini üst noktaya taşınmasını sağlamaya, yetkilerinin aşındırılmasına karşı durup, günün gereklerine uygun biçime dönüştürülmesine, özgürlük ortamında Mühendis Odalarının bağımsız, kendi demokrasi kültürü içerisinde seçilip; üyelerine destek verecek, yetki kullanırken, üyelerinin yetkilerini adil biçimde değerlendirilmesini sağlamaktır. İdealleri zaman göre değişmeyen, bireysel başarı yerine takım halinde başarıyı kabul eden bir anlayışı hâkim kılmaktır.

Değerli Ahmet İnam hocamızın belirttiği gibi; Dünyanın durumu yaşamımızı belirler: Sonuca, görünüşe odaklanmış, çıkarlarını ne pahasına olursa olsun önde tutan ama bu tavrını tinsellik taşıyan “yüksek değerler (eşitlik, özgürlük, emeğe saygı, insan hakları gibi…) ardına saklanmayı bilenlerin yönettiği eşitsizliğin, açlığın, yoksulluğun olduğu bir dünyadayız. Yine bu umutsuzluğun yarattığı bir umut var: Bu dünyada hala insana, yaşama saygı duyan saygın sanatçılar, bilimciler, mühendisler, teknisyenler, düşünürler var Bu dünyada hala kendine, öteki insana, bu gezegendeki, evrendeki tüm yaşama saygılı hepimiz gibi “sıradan” insanlar var! Biz de bu sıradan insanların oluşturduğu bir ekibiz.

Direnç olarak aşağıdaki ilkeler ışığında Dayanışmayı, Birlikte Mücadeleyi, Demokrasiyi ve Empati’yi savunuyoruz:

  • Bilimsel düşüncenin başta eğitim olmak üzere teknoloji, üretim, gelişme ve adil paylaşım ile tarif edildiği 65 yıllık TMMOB tarihini sahipleniyoruz.
  • Bilimi, tekniği ve mesleğin uygulama alanlarını ülkenin gerçekleri ve halkın temel talepleri üzerinden ifade ediyor, bilimsel aklı ve toplumsal yararı savunuyoruz.
  • Bilim ve teknolojinin bir sömürü aracı olarak değil, toplum ve insan yararına kullanılması için mücadelemizi sürdürüyoruz. Tüketim anlayışı yerine bilim ve teknolojiye dayalı üretimi savunuyoruz.
  • Mühendislerin işsiz değil, üretken olmasını istiyoruz.
  • Mesleğin ve meslektaşın sorunlarına sahip çıkıyor, sorunları aşmak için çabalıyoruz.
  • İnsanca yaşamı temel alan, ırkçılığı ve şovenizmi reddeden, eşit, çağdaş ve demokratik yaşamı ve birey hakkına saygı gösteren çoğulculuğu savunuyoruz.
  • İfade özgürlüğünü ve haber alma hakkını savunuyor, haberleşme ve sosyal medyanın sansürlenmesini kabul etmiyoruz.
  • Eşit, parasız ve laik eğitimi savunuyoruz. Üniversitelerin bilimsel, demokratik ve akademik olarak özerkliğini istiyoruz.
  • Eğitim, Sağlık, Enerji, Haberleşme gibi en temel insan haklarının zorunlu bir kamu hizmeti olduğunu savunuyoruz.
  • Özellikle yerel doğal kaynaklar ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı enerji üretimini destekliyoruz.  Nükleer gibi yaşamı yok eden enerjilere de karşı çıkıyoruz.
  • Her türlü ranta karşıyız.
  • Mesleğimizi yerine getirirken Meslek İlkelerine uymayı, sosyal yaşamda ise toplumun olumlu etik değerlerini kabul ederiz. Mühendis üzerinde bir baskı unsuru olarak kullanılmak istenen Mesleki Davranış İlkelerini kabul etmeyiz.
  • Meslek Odalarının sınırsız yetki kullanımı yerine tüm meslektaşların haklarını ve yetkilerini koruyacak çalışma yapmasını savunuruz.
  • Yetkilerin topluma hizmet etme yeri olması gerekirken, yetkiler kullanılarak bir tasfiye, talan etmek amacıyla kullanılmasını kabul etmeyiz.
  • Amaca erişmek için her türlü yol mubahtır anlayışıyla hareket eden, ilkesiz ve omurgasız davranışları, makam ve mevkileri “oluşturulan değerleri yok etmek amacıyla kullanılmasını kabul etmeyiz.

DDM Direnç

27.12.2021