YÖK Düzeni tüm karanlığı ile sürüyor
YÖK 40 yıl önce bugün 12 eylül darbecileri tarafından kuruldu. Amacı üniversitedeki ilerici aydın hocaları ve öğrencileri okuldan atmakve ünversiteleri piyasaya açmaktı. Önce çıkardığı yasalarla öğretim elemanlarını okuldan uzaklaştırdı sonrada soruşturma terörü ile öğrencileri de okuldan uzaklaştırdı.1984’de öğrencilerden har(a)ç parası alamaya başladı. Zamanla ünversitedeki verilen hizmetlerden de para alınır hala getirdi. Üniversiteleri sermayeye açarak sermaye için bilim üretir hale geldi. Aslında bu uygulamalarla 24 ocak kararları bir bir gerçekleşmiş oldu.
Tüm bu örneklerden anlaşılacağı gibi YÖK kelimenin tam anlamıyla darbenin ve sermayenin zor aygıtıdır. Bugün YÖK düzeni KHKlarla tekrarlanmış, ilerici aydın birçok akademisyen barış bildirisine imza atsın atmasın üniversitelerden uzaklaştırılmıştır.
Doğramacı’nın özel üniversite mayası tutmuş, ülkemiz ticarethane üniversiteler ile dolmuştur. YÖK’ün kuruluşunun 40. yılında özgür dünya özgür üniversite hayalimiz sürüyor. Üniversiteleri ticarethaneye dönüştüren, eğitim sistemini piyasalaştıran, fakir işçi ve emekçi çocuklarına üniversite kapılarını kapatmak isteyen YÖK’e ‘hayır” demeye devam edeceğiz.
EMO’nun 46. Dönem Yönetim Kurulu ve bazı Şube Yönetim Kurulu üyelerinin YÖK’ün yüksek eğitimdeki sorunların ana kaynağı olduğunu göz ardı ederek yaptıkları ziyaretlerini ve YÖK’ü meşrulaştırma çabalarını da unuttuğumuz düşünülmesin. YÖK’den medet umanları EMO tarihi ve EMO’nun 1970’lerden gelen demokrat geleneğini sürdürmeye kararlı Direnç Grubu unutmayacaktır.
Demokrat Mühendisler
Direnç
06.11.2021
Uzunca bir süredir ülke gündemine oturan, başta Boğaziçi üniversitesinde yaşananlar olmak üzere yüksek öğrenim içinden çıkılmaz bir hal almıştır. EMO’nun 46. Dönem Yönetim Kurulu ile “bazı” şube yöneticileri ise, kendi şubelerinde YÖK kuruluş yıldönümünde “YÖne Hayır” basın açıklaması yaptıklarını dahi unutup üniversitelerde yaşanan sorunun bizzat kaynağı olan YÖK ziyaretinde poz vermişlerdir.
EMO’nun devrimci mücadele geleneği buna bir daha asla izin vermeyecektir.
Direnç aklın bilimin ışığında TMMOB mücadele geleneğini sürdürerek direnmeye devam edecek, “ferman YÖK’ünse üniversiteler bizimdir” diyen gençlerin yanında olacaktır.